türkiye’de kumar yargı yetkisi belgesi formu ücretsiz 10

by

in

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi » Cilt: 28 Sayı: 1

Maddede sadece disiplin kabahatlerinden dolayı verilen hapis cezaları (göz hapsi ve oda hapsi) ile ilgili infaz zamanaşımını düzenlendiği, disiplin tecavüzleriyle ilgili verilen hapis cezaları için ve ayrıca hapis cezaları dışındaki cezaların infaz zamanaşımı süreleriyle ilgili bir düzenlemenin yer almadığı anlaşılmaktadır. Tebligat, gerek hak arama hürriyeti, gerekseadil yargılanma hakkı kapsamındaki mahkemeye erişim hakkı (AY m. 36) yönündenoldukça önemli bir usul işlemidir. Tebliğin amacı işlemin muhatabınca hakaranabilmesi için öğrenmenin sağlanması ve dava veya başvuru sürelerine ilişkinkuralların uygulanmasının sağlanmasıdır. İdari eylem ve işlemlere karşıbireylerin korunması ve dava hakkının (AY m. 125/1) kullanılabilmesinin önşartı da usule uygun tebligat yapılmasıdır. Bunun için tebliğin düzenlendiğikuralların mahkemeye erişim hakkının gereklerine uygun, belirsizlikten uzak,keyfiliği önleyen güvenceler içermesi zorunludur. Tebliğin usule ve kanuna uygunyapılmadığı iddialarına karşı tebliğ yönteminin denetimi mümkün kılması dagerekir. Belirsizliği ve asgari güvenceleri önleyen düzenleme yapılmasızorunluluğu hukuk devleti ilkesinin hukuki belirlilik, öngörülebilirlik vehukuki güvenlik unsurları yönünden de geçerlidir. Öte yandan Anayasa’nın 125/3.maddesinde idari işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin yazılı bildirimtarihinden itibaren başlayacağı belirtilmektedir. Fıkraya atıfla birlikte tebliğin hangi yöntemle yapılacağı hususunda birbelirsizlik bulunmaktadır. Bu nedenle kuralın iptal edilerek Anayasal ilkelereuygun şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiği görüşündeyim. (11) numaralı fıkrada ise sulh ceza hâkimininkararını maddede belirtilen şartlara uygun olarak ve süresinde yerinegetirmeyen içerik, yer ve erişim sağlayıcıların sorumlularının, beş yüz gündenüç bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacağı hüküm altınaalınmıştır. Anılan fıkrada yer alan “…içerik, yer ve erişim sağlayıcılarınsorumluları,…” ibaresi de dava konusu diğer kuralı oluşturmaktadır\. Slot turnuvalarına katıl, rekabet et ve lider tablosunda yüksel. paribahis\.

  • Fıkrasında yer alan disiplin suç ve tecavüzlerinden ötürü disiplin amirlerince verilen cezaların yargı denetimim dışında olduğuna ilişkin hüküm, oda hapsi disiplin cezası yönünden çatışmaktadır.
  • Kaçma gerçekleşmemişse haber vermeyene hiçbir ceza verilemez[128].
  • Maddesinde yapılan değişiklik sonucu tamamen kaldırıldığından uygulama kabiliyeti kalmamıştır.
  • Maddesi uyarınca, her asker resmi ve şahsi işlerinden dolayı müracaatını söz veya yazı ile en yakın amirinden başlayarak silsile yoluyla yapar; 27.

Memur ceza gibi algılasa bile bunlar birer disiplin cezası değil, iç düzen işlemidir. Basit eleştiri ve uyarıcı işlemler, tek başına hukuki sonuç doğurmadıklarından idari dava konusu olamazlar. Bunun için tenkidin yaptırım tehdidi içermesi, eleştiri boyutunu aşarak kişisel hakları zedelemesi, ve/veya cezalandırma amacıyla yapılmaması şarttır. Eğer bu işlemler hizmet gereği değil, sırf cezalandırma kastıyla yapıldığında, şüphesiz hem kılık değiştirmiş disiplin cezası verme yasağının ihlali, hem de yetki saptırması sebebiyle hukuka aykırı olur[773]. Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin kararları incelendiğinde, Mahkeme kural olarak, 1602 Sayılı Kanundaki sınırlama nedeniyle disiplin cezalarının yargı denetimine tabi tutulamayacağına karar vermektedir.[745] Keza Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli devlet memurlarına verilen uyarma ve kınama cezaları[746] ile Askeri Ceza Kanunu 171. Maddesine bağlı Ek-1 cetveline göre verilen diğer cezalarda da inceleme kabiliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmektedir.[747] Ancak Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin istisnai iki durumda istikrarlı olarak, disiplin cezalarına karşı yargı denetimi yasağına rağmen, açılan davaları esastan incelediği ve hatta iptal kararları verdiği görülmektedir. Yargı denetimini sınırlarını genişleten en önemli norm, AİHS’nin 5. AİHM, Engel/Hollanda ve A.D/Türkiye kararlarında disiplin amiri tarafından verilen oda hapsi cezalarının AİHS’nin 5/1-a maddesini ihlal ettiği şeklinde kararlar vermiştir. Maddesinde 5170 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonrası disiplin amirlerince oda hapsi cezasının verilemeyeceğini İkinci Bölümde ayrıntılı şekilde izah etmiştik. Ancak uygulamada bu ceza verilmeye devam ettiği gibi AYİM de oyçokluğuyla da olsa bu cezanın verilebileceği yönünde kararlar verilmektedir[743]. Maddesi kapsamında olmaması nedeniyle yargı denetimine açık olduğu yönünde kararlar verildiği görülmektedir[733].

Başvuru sonuçlandığında, başvuru sahibine ve form ve ekleri ile birlikte de ilgili valiliğe on gün içinde bildirilir. Madde 27- Yabancı dernekler, işbirliği yapma, temsilcilik veya şube açma, dernek veya üst kuruluş kurma, kurulan dernek veya üst kuruluşlara katılma ve Türkiye’de doğrudan faaliyette bulunma ile ilgili başvurularını Bakanlığa (EK-6)’da belirtilen form ve eklerini dört nüsha vererek yaparlar. Ayrıca, temsilcilik açma başvurularında (EK- 9)’da bulunan örnek statüdeki bilgileri ihtiva eden temsilcilik ana statüsünün; şube açma başvurularında ise Kanunun 4 üncü maddesinde belirtilen konuları ihtiva eden tüzüğün de verilmesi zorunludur. Kanunun “ilgili kişinin haklarını düzenleyen” 11. Maddesi kapsamındaki talepleri, Politika’da düzenlendiği şekilde, ayrıntısını Başvuru Formunu’nu Bakanlığımıza ileterek yapabilir. Talebin niteliğine göre en kısa sürede ve en geç otuz gün içinde başvuruları ücretsiz olarak sonuçlandırılır; ancak işlemin ayrıca bir maliyet gerektirmesi halinde Kişisel Verileri Koruma Kurulu tarafından belirlenecek tarifeye göre ücret talep edilebilir. Madde 10 – Asıl üyeliğe kabul edilenler, kararın kendilerine taahhütlü mektupla bildirimin yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar Genel Kurul tarafından belirlenmiş giriş ve yürürlükteki üye ödentisini yatırarak kayıtlarını yaptırmak zorundadır. Bu süre içinde gerekli işlemleri yaptırmayan ya da geçerli bir özür bildirmeyen adayların asıl üyelikleri kendiliğinden düşer.

I) Uyarma cezası gerektiren bir fiili ikinci kez işlemek. H) Görevi ile ilgili kasten yanlış bilgi vermek, işi aksatmak, verilen görevi yapmadığı halde yapmış gibi göstermek. C) Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, Yüksek Kurum ve Kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde kusurlu davranmak. F) Mesai saatinde özel ziyaretlerde bulunmak veya amirine bilgi vermeksizin ziyaretçi kabul etmek. E) Mesai saatinde bilgisayar, cep telefonu gibi görevini aksatacak şeylerle meşgul olmak, iş başında, mesai saatlerinde ve görev başında uyumak, iş saatlerinde gereksiz yere arkadaşlarını meşgul etmek. A) Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, Yüksek Kurum ve Kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili araç ve gereçlerin kullanılması ve bakımında kayıtsızlık göstermek, özensiz veya düzensiz davranmak. (2) Disiplin Kurulu, idari işlerden sorumlu Yüksek Kurum Başkan Yardımcısının başkanlığında, ilgili Kurum Başkan Yardımcısı, Yüksek Kurum İnsan Kaynakları ve Destek Hizmetleri Dairesi Başkanı, Yüksek Kurum Hukuk Müşaviri veya Avukat ile işçi temsilcilerinden seçilen 1 üye olmak üzere toplam 5 asil, 2 yedek üyeden oluşur. Yedek üyelerden biri Kurum yöneticileri arasından diğeri ise işçi temsilcilerinden seçilir. Disiplin Kurulu toplantılarına varsa ilgili işçinin üyesi olduğu sendika temsilcisi de çağırılır. Bu nedenleçoğunluk kararına katılmıyor ve kuralların iptali isteminin reddi gerektiğini düşünüyoruz. İptali istenenkural, elektronik posta ile bildirimin yapılmasını yeterli görmekte, ayrıcailgilinin bunu öğrenip öğrenmediğine herhangi bir değer atfetmemektedir.Kişiler şu ya da bu nedenle elektronik posta adreslerine ulaştırılanbildirimleri görmediklerinde ya da açamadıklarında dava açma süresinikaçırabileceklerdir. Bu çerçevede kuralın kamu yararının sağlanmasıamacıyla ihdas edildiği ve erişilebilir, bilinebilir ve öngörülebilir olma gibiniteliksel gereklilikleri karşılamakla hukuki belirlilik şartını sağladığısonucuna varılmıştır.

Göz hapsi ve oda hapsi cezalarının kişi özgürlüğünü sınırlayan nitelikte olduğu AsCK’nun 21. Sonuç itibariyle oda ve göz hapsi disiplin cezası iç hukukumuza göre bir mahkeme kararına dayanmadan disiplin amirlerince idari kararla verilebilen ve niteliği itibariyle de kişinin fiziki özgürlüğünü sınırlayan bir idari işlemdir. Öncelikle Birliğin kuruluş amacı erişimin engellenmesikararlarının uygulanmasıdır ki bunu Birlik kendisi gerçekleştirecektir.Dolayısıyla erişimin engellenmesi kararlarının yer ve içerik sağlayıcılarabildiriminin Birliğin yükümlülüğü olarak düzenlenmesinin bir mantığı olmadığıgibi, bu bildirim halinde içerik ve yer sağlayıcıların yapabileceği bir şey deyoktur. Ayrıca bu bildirimin içerik,yer ve erişim sağlayıcılara nasıl ve hangi sırayla yapılacağı, içeriğin çıkarılmasıyükümlülüğünün hangi sırayla uygulanacağı belli olmadan aynı anda her üç kişiyebirden bildirim yapılması ve içeriğin kaldırılmaması halinde hangisine idaripara cezası verileceği konusunda da bir açıklık bulunmamaktadır. Bu belirsizlikkişilerin yükümlülükleri hakkında öngörülemezliğe neden olduğu gibi dört saatiçinde kararın uygulanmaması halinde adli para cezası verilmesi öngörüldüğündensuçların ve cezaların kanuniliği ilkesine de aykırılık söz konusudur. Maddesinde güvence altına alınan hukuk devletiilkesine ve 38. Maddesinde güvence altına alınan suçların ve cezalarınkanuniliği ilkesine aykırıdır. Üyelerinin ve meslek mensuplarının geleceklerini güven altına almak, kısa vadeli kredi ve benzeri ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla vakıf, sandık, kooperatif kurmak veya mevcutlarına katılmak. Fıkraları özgürlüğü sınırlanan kişiye mahkemeye başvurma hakkı tanımışken, 1602 sayılı AYİM Kanununun 21. Maddesi oda hapsi disiplin cezasına karşı yargı yolunu kapalı tutmuştur. Fıkrasına; “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır” tümcesi eklenmiştir. Bu durumda temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası bir andlaşma hükmüyle, bir yasa kuralı arasında çatışma olduğunda andlaşma hükmü üstün sayılacak ve ulusal yasa kuralı ihmal edilerek uygulanmayacaktır.

Hiçbir harekette bulunmamak, pasif kalmak ile de memurluk vakarına yakışmayacak bir “tutum” takınılmış olunabilir. Takınılan tutum memurluk ciddiyeti ile bağdaştırılamıyorsa bu suç oluşur[178]. Devlet memurları, TSK tarafından belirlenmiş tasarruf tedbirlerine uymak zorundadır. Ülkemizde yaşanan ekonomik sorunlar nedeniyle, Devlet memurlarının da alınan tedbirlere uymalarını sağlamak için öngörülmüş bir yaptırımdır. Örneğin, elektrik kullanımında israf gösteren memura uyarma cezası verilebilecektir. Bu bentte de üç ayrı fiil birlikte düzenlenmiştir. Suçun maddi unsuru, herhangi bir haklı mazeret olmadan göreve geç gelmek, görevden erken ayrılmak ve görev mahallini terk etmektir[170].

Söz konusu birinci cümlede yer alan “…içeriğinçıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi…” ibaresi dava konusu diğerkuralı oluşturmaktadır. Dava konusu kuralın gerekçesi “Gelişen teknolojive sosyal ağların kullanımındaki yaygınlaşma dikkate alındığında, 5651 sayılıKanunda yer alan içerik, yer ve erişim sağlayıcılarından farklı olarak özeldüzenleme yapılmasına ihtiyaç olduğundan madde ile, sosyal ağ sağlayıcılarailişkin yeni bir tanımlama yapılmaktadır. Bu kapsamda, kullanıcıların internetortamında sosyal etkileşim amacıyla metin, görüntü, ses, konum gibi içeriklerioluşturmalarına, görüntülemelerine veya paylaşmalarına imkan sağlayan gerçekveya tüzel kişiler, sosyal ağ sağlayıcı olarak tanımlanmıştır. Bu tanımla,kullanıcılar tarafından yoğunlukla tercih edilen sosyal ağlara Kanunda ayrıca yerverilmiş olacaktır.” şeklindedir. Anılan gerekçe gözetildiğinde kuralla teknolojikgelişmeler ışığında sınırları ve kullanım alanı hızla genişleyen internetortamında etkinliği giderek artan, gerçek veya tüzel kişiliği bulunan alanlarınhukuki bir çerçeveye alınması ve bu bağlamda ihdas edilen yükümlülüklerinmuhatabının belirlenmesinin amaçlandığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla kurallakamu yararı dışında bir amacın gözetildiği söylenemez.


Comments

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *